Bu yazı, romantizm ya da yağmurda el ele yürüme tavsiyesi falan değil. Daha basit ve bilimsel bir sebebimiz var. Eğer yağmurda daha fazla ıslanmak istemiyorsanız, koşmak yerine yürüyün. Discovery Channel'da pazar günleri yayınlanan bir program var, adı 'Brainac'. Programın formatı bazı iddiaları test etmek. Geçen hafta "Yağmurda koşmak mı iyi, yoksa yürümek mi?" sorusuna yanıt aradılar. Boy ve kiloları aynı olan iki kişiye, şapkaları da dahil olmak üzere süngerden elbiseler giydirdiler. Sonra ikisini de yapay yağmur yağdırılan bir alana saldılar. Deneklerden biri koşarken diğeri yürüdü. Parkur tamamlandıktan sonra sünger elbiselerdeki su oranlarına bakıldı. Deney sonucunda yağmurda koşanların, yürüyenlere oranla daha fazla ıslandıkları ortaya çıktı. Yani yağmurda boşuna koşmayın...
Yağmur yağarken koşanların daha çok ıslanacağını ileri süren, insanı yağmurda sallana sallana dolaşmaya iteleyen bir görüş ile hiçbir şey fark etmeyeceğini iddia eden bir başka görüş ortada dolanıp durmaktadır.
Hiçbir şey değişmeyeceğini söyleyenlerin görüşüne göre vücudunuzun bir dikdörtgen olduğunu ve yağmur damlalarının yere dik düştüğünü farz edelim. İster bir yüz metreci gibi hızlı koşun, ister sallanarak yürüyün bir şey fark etmez. Hızınıza bağlı olmadan vücudunuza düşen yağmur tanesi sayısı aynı kalır. Koştukça ön tarafınıza bir saniyede daha çok yağmur tanesi isabet edecektir ama süre kısaldığından toplam sayı ve sonuç değişmeyecektir.
'Yağmurda yürüyünüz' diyenler ise koşma durumunda yağmur damlalarının aynı sürede daha çok sayıda birikeceğini ve buharlaşmaları için daha az zaman olduğundan üzerimizin daha ıslak olacağını, aerodinamik tesirleri hesaba katarak, düz yürürken üzerimize düşmeyecek düşey damlaların, koşarsak karşıdan gelecekleri için temas edeceklerini, yürürken başımıza düşen damla sayısının koştuğumuz sırada düşenden fazla olamayacağını ileri sürerek 'ahmak ıslatan' diye de tabir edilen hafif yağışlarda yürümeyi öneriyorlar. Tabii burada unutulmaması gereken şey yavaş yürürken bacaklarımızın da çok yağış alacağı.
'Koşunuz!' görüşüne göre ise, yağmurda koşmakla yürümek arasında, vücudumuza düşen yağmur tanesi miktarı açısından bir fark olmayabilir ama önemli olan başımıza düşen miktardır. Bu nedenle koşarsak süre kısalır ve başımıza düşen yağmur miktarı azalır.
Yapılan bir deneyde, yağmur karşıdan 45 derece açı ile yağıyorken, bir defter kağıdına aynı mesafe 7 saniyede koşulduğunda 131 damla, 20 saniyede yürünüldüğünde ise 216 damla isabet ettiği saptanmıştır. Buna göre yağmurda yürüyerek gitmek, koşmaya göre neredeyse iki misli ıslanmak anlamına gelmektedir.
Yani yağmurdan kaçmanın bir anlamı yok.Bence yağmurun güzelliğini görüp tadını çıkarmalı
Cuma Tem. 20, 2007 2:24 pm
